Doğal liflerin
hepsinde olduğu gibi selüloz esaslı liflerde de tabiattan gelen ve lifin
bünyesinde sarımtırak renk olmasına neden olan doğal boyar
maddeler vardır. Bu boyar maddeler nedeniyle beyaz olarak kullanmayı
amaçladığımız kumaşlar, istediğimiz oranda beyaz görünmez.
Ayrıca koza ve çekirdek parçacıklarının çok küçük olanları
da pamuk liflerine yapışıp lifin yumuşak ve narin tutumunu bozar.
Selüloz esaslı liflere uygulanan ağartma işlemindeki asıl amaç,
sarımtırak hâlin ve bitki kabukçuklarının liflerden
uzaklaştırılarak liflerin daha düzgün ve beyaz olmasını
sağlamaktır. Liflerde mevcut olan bu sarımtırak renk
giderilmediği zaman açık renklere boyanacak liflerin canlı ve
istenilen derinlikte renk almaları mümkün olmaz. Ağartma (kasar)
işlemi bu nedenle tekstil terbiyeciliğinde önemli ve gerekli bir
işlemdir.
Ağartma Yöntemleri
Selüloz esaslı
mamuller, birçok yöntemle beyazlatılabilir. Yöntemleri
belirlerken elde etmek istediğimiz beyazlık derecesini ve
işletmedeki makinelerin özelliklerini dikkate almamız gerekir.
Beyazlatma işlemi hem çektirme yöntemiyle hem de pad-batch
(emdirme-bekletme) yöntemiyle yapılabilir.
Hidrojen Peroksit ile Yapılan Beyazlatmalar
Hidrojen peroksit selüloz liflerinin beyazlatılmasında yaygın olarak
kullanılan beyazlatma maddesidir. Hidrojen peroksidin selüloz
liflerinin beyazlatılmasında birçok olumlu katkısından söz
edebiliriz: Peroksit her sıcaklık derecesinde etkin beyazlatma
sağlar. Peroksit az ya da çok alkali ortamda uygulanabilir.
Peroksit hem kontinü (kesiksiz) hem de diskontinü (kesikli)
yöntemlerle uygulanabilen bir beyazlatma maddesidir. Peroksit
selüloz lifinde bulunan mum ve yağlar üzerinde de etkilidir. Bu
sayede bazı beyazlatmaların devamında bazik işlemlere ihtiyaç
duyulmamaktadır. Bu durum işletme maliyeti açısından çok önemli
bir avantajdır.
Hidrojen peroksidin
olumlu katkıları yanında şu olumsuzluk da görülür: Peroksit
beyazlatması yapılırken önemle dikkat edilmesi gereken şey,
ortamda bulunabilecek katalitik maddelerdir. Özellikle metal iyonları
içeren banyolarda selüloz lifleri zarar görmektedir. Bu etkiyi
önlemek için banyoda mutlaka metal iyonlarını bağlayan kompleks
oluşturucuların bulunması gerekir.
Pad- batch yönteminde mamül oda sıcaklığında fularddan
geçirilir. Hava ile temasını kesmek için üzeri folyo ile
sarılır. Oda sıcaklığında 6- 12 saat bekletilir. Sıcak, soğuk
yıkamalar ve nötrleştirme yapılır.
Çektirme işleminde olduğu gibi mamulden peroksit artıklarını
uzaklaştırma işlemi yapılarak işlem bitirilir.
Hidrojen Peroksit Ağartmasında Kullanılan Kimyasal Maddeler ve Görevleri
Peroksit kasarı
uygulanırken aşağıda belirtilen yardımcı kimyasal maddeler
kullanılır:
- Islatıcı: Henüz su
emici özellik kazanmamış, üzerinde yağ ve mumları duran selüloz
lifleri suyu emmez, dolayısıyla kısa sürede ıslanmaz. Islatıcı
madde, suyun hızlı ve düzgün bir şekilde selüloz lifine nüfuz
etmesini sağlar. Islatıcı seçerken hızlı ve düzgün ıslanmayı
sağlayanı tercih edilir ancak alkali ortama dayanıklı olması da
önemlidir.
- Peroksit stabilizatörü:
Hidrojen peroksidin beyazlatma esnasında parçalanarak beyazlatma
etkisinin azalması ve mamule zararlı hâle gelmesi mümkündür.
Metal iyonları, banyodaki alkali ve sıcaklık artışı bu
parçalanmayı hızlandırır. Hızlı parçalanma mamule de zarar
verir. Bunu önlemek için hidrojen peroksidi beyazlatma banyosunda
sabit (stabil) hâlde tutmak amacıyla peroksit stabilizatörü
kullanılmalıdır.
- İyon tutucu: Banyo
içinde bulunabilecek metal iyonları oksijen ile sıcaklık ve
alkali tesiri altında birleştiğinde hızlı bir oksitlenme
reaksiyonu oluşur. Metal iyonunun bulunduğu yerlerde ani ısı
yükselmeleri nedeniyle selüloz liflerinde parçalanma oluşur. Bu
parçalanma, kumaşlarda küçük delikler olarak görülür. Ayrıca
boyama banyosunda bulunacak magnezyum, kalsiyum gibi toprak alkali
metaller de mamulün tutumunu sertleştirir. Burada belirtilen
hatalarla karşılaşmamak için buna neden olan iyonların bir iyon
tutucu ile bağlanarak etkisiz hâle getirilmesi gerekir.
- Alkali: Peroksit
beyazlatmasında pH 10 ile 11 aralığında beyazlatma etkisi
yüksektir. pH genellikle sodyum hidroksit ile düzenlenir. Ancak
bazı uygulamalarda soda da kullanılabilir. Sodyum hidroksit kısmen
bazik işlem de sağlamış olacağından tercih edilir.
- pH tamponlayıcı:
Banyodaki alkali oranını, harcandıkça desteklemek suretiyle aynı
tutan maddedir. Böylece başlangıç ile bitiş arasında pH
farklılıkları oluşmaz.
- Sodyum silikat: Banyoda
bulunabilecek metal iyonlarını bağlayarak reaksiyona girmelerini
engeller. Aynı zamanda reaksiyonu destekleyen bir katalizördür.
Peroksidin stabil kalmasına yardım eder. Bekletme sırasında
kumaşın havadaki oksijenle etkileşmesine engel olur.
Sodyum Hipoklorit
(NaOCl) ile Yapılan Beyazlatmalar
Sodyum hipoklorit
(NaOCl) beyazlatması, yaygın olarak tercih edilen beyazlatma
yöntemlerinden biridir. Halk arasında çamaşır suyu olarak
bilinir. Ancak selüloz liflerinde beyazlık dereceleri çok yüksek
olmadığından açık renk ve renkli kullanılacak liflerde tercih
edilir. Ayrıca hidrojen peroksit kasarında olduğu gibi bazik işlem
etkisi göstererek yağ ve mumları, çöpelleri temizlemediği için
sonrasında bazik işlem ihtiyacı gösterir. Beyaz kullanılacak
mamullerde peroksit kasarından ve bazik işlemlerden önce
uygulanabilir. Sodyum hipoklorit beyazlatmasında
beyazlatmayı sağlayan madde hipokloritin içinde bulunan aktif
klordur. Bu beyazlatma esnasında dikkat edilmesi gereken en önemli
husus, beyazlatılacak lifin miktarı kadar kloru banyoda bulundurmak
ve işlem süresince kontrol ederek banyoda aktif klor tükendiği
anda işlemi sonlandırmaktır. Aksi takdirde selüloz, hidroliz
olarak çürümeye başlar. Ayrıca beyazlatma banyosunun pH’ı
9’un altına düştüğünde de selülozda mukavemet kaybı
görülür. pH 9,5-11 aralığında en uygun beyazlatma ortamı
sağlanmış olur. Beyazlatma bittikten sonra mamuldeki klor
artıklarının iyi bir şekilde uzaklaştırılması gerekir. Aksi
takdirde kurutma ve depolama sırasında mamulde sararmalar ve
mukavemet kaybı görülür. Kloru giderme işlemine anti klorlama
denir. Sodyum hipoklorit beyazlatması 18-20 °C’de
uygulanmalıdır. Sıcaklık arttıkça reaksiyon hızlanacağından
selülozun hidrolize uğraması hatta parçalanması mümkündür.
Sodyum Hipoklorit
(NaOCl) Ağartmasında Kullanılan Kimyasal Maddeler ve Görevleri
Sodyum hipoklorit
beyazlatması uygulanırken aşağıda belirtilen yardımcı kimyasal
maddeler kullanılır:
- Alkali: Beyazlatmayı sağladığı gibi liflerin hidroliz olmasını da
engelleyen faktördür. Beyazlatma sırasında pH sürekli kontrol
edilerek harcanan alkali takviye edilmelidir. pH 9’un altına
düştüğünde elyaf zarar görmeye başlayacağından genellikle
sodyum hidroksit veya soda ile pH istenen değerde tutulur.
- İyon tutucu: Banyo
içinde bulunabilecek metal iyonları oksijen ile sıcaklık ve
alkali tesiri altında birleştiğinde hızlı bir oksitlenme
reaksiyonu oluşur. Metal iyonunun bulunması, selülozun hidrolize
uğramasını hızlandıran bir katalizör görevi üstleneceğinden
iyon tutucu yardımıyla metal iyonlarının bağlanması gerekir.
- Islatıcı: Henüz su
emici özellik kazanmamış, üzerinde yağ ve mumları duran selüloz
lifleri suyu emmez, dolayısıyla kısa sürede ıslanmaz. Islatıcı
madde suyun hızlı ve düzgün bir şekilde selüloz lifine nüfuz
etmesini sağlar. Islatıcı seçerken hızlı ve düzgün ıslanmayı
sağlayanı tercih edilir ancak soğukta etkili olan bir ıslatıcı
seçilmelidir.
- Anti klor maddesi:
Mamul üzerinde kalabilecek klor artıkları kurutma ve depolama
sırasında mamule zarar vereceğinden mamul üzerinde kalan klorun
uzaklaştırılması gerekir. Bunun için genellikle sodyum bisülfit
en uygun kimyasal maddedir. Ancak son zamanlarda farklı firmaların
ürettiği klor giderici maddeler de kullanılabilir.
- Asit: Beyazlatma ve
anti klorlama işlemi bittikten sonra mamulün üzerinde kalacak
alkalinin de uzaklaştırılması gerekir. Alkali, bilhassa kurutma
esnasında mamulün mukavemet kaybına ve sararmasına neden olur.
Anti klorlama işleminden sonra zayıf asit olarak nitelendireceğimiz
asetik asit ile kısa süreli bir çalkalama yapılarak mamulde kalan
alkali artıkları nötrleştirilir.
Sodyum Klorit ile Yapılan Beyazlatmalar
Diğer beyazlatmalardan
farklı olarak asidik ortamda uygulanan bir beyazlatma yöntemidir.
Selülozda bulunan yağlı mumlu maddeler üzerinde çok etki
göstermez. Bu nedenle iyi bir temizleme söz konusu değildir.
Lifler daha dolgun ve yumuşak kalır. Bazik işlemlerden sonra
uygulanırsa daha etkili bir beyazlatma mümkün olur. Klorit
beyazlatması sırasında klor dioksit gazı açığa çıkar bu da
işçi sağlığı açısından sakıncalıdır. Ayrıca makinenin
korozyona uğraması açısından da sakıncalar yaratan bir
beyazlatma yöntemidir. Mamul üzerinde alkali artıkları kalmadığı
için daha az su sarfiyatı ile son işlemleri yapılır. Bu nedenle
de kurutma sırasında sararma riski ve depolama sırasında çürüme
ihtimali daha azdır. Diğer beyazlatma yöntemlerine göre daha az
tercih edilen bir beyazlatmadır.
Sodyum Klorit Ağartmasında Kullanılan Kimyasal Maddeler ve Görevleri
Sodyum klorit
beyazlatması uygulanırken aşağıda belirtilen yardımcı kimyasal
maddeler kullanılır:
- Islatıcı: Henüz su
emici özellik kazanmamış, üzerinde yağ ve mumları duran selüloz
lifleri suyu emmez, dolayısıyla kısa sürede ıslanmaz. Islatıcı
suyun hızlı ve düzgün bir şekilde selüloz lifine nüfuz
etmesini sağlar. Islatıcı seçerken hızlı ve düzgün ıslanmayı
sağlayanı tercih edilir ancak asidik ortamda çalışabilen bir
ıslatıcı seçilmelidir.
- Asit: Klorit
beyazlatması için en uygun pH aralığı 3–4’tür. Bu pH
aralığına gelmek için genellikle formik asit kullanılır.
- Stabilizatör:
Beyazlatma sırasında kloritin stabil kalmasını sağlayan
tamponlayıcı madde ihtiva eder. Ayrıca içinde klor dioksit
gazının açığa çıkmasını engelleyen maddeler mevcuttur.
4 yorum:
buradan çıkarılacak sonuç giydiğımız beyaz elbiseler, atletler ve tişörtler pamuk lifinden gelen beyazlıkla bize gelmiyor, pamuk doğada bildiğiniz gibi bembeyaz değil kirli beyaz bir renge sahip, ağatma işlemi bu kirli beyaz rengi tam beyaz renge çeviriyor
yani beyaz altın da beyaz değil mi
pamuğun ağartılması nasıl yapılır, ağartma işleminde kullanılan kimyasal maddeler, pamuk liflerinin beyazlatılması nedir, selülozik liflerin ağartılması, ağartma yöntemleri, ağartma ne demek, kasar ne demek
ağarma renk beyazlaması diyebiliriz (saçların ağarması, beyazlaması ) kirli şekilde ham bez olarak gelen kumaş kasar yapılır bu işlem bir havuz bulunan kimyasallar ile gerçekleşir (peroksit gibi) kumaş bu kimyasala daldırılıp çıkartılır. ve 8-16 saat bu bekilde bekletilir bu süre kımaş cinsine ve kalınlığına göre değişir. süre sonunda kumaş beyaz rengi almış (bahsedilen kirlilikten arınmış) olur.
Yorum Gönder