Trickle up, yani modada yukarı tırmanış teorisi. Vivienne Westwood isminde genç ve cesur bir modacı, koleksiyonunda bu teoriyi ortaya koyuyor. Vivienne, defilesinde punk stilinde giyinmiş modellerini sergileyerek bir alt kültür moda trendini yaratıyor. Aslında, Chanel'ın 2. Dünya Savaşı sırasında, buradaki kadınlardan esinlenerek tasarladığı hareket özgürlüğü sağlayan modelleri bu akıma örnek gösterilebilir. Fakat bu parçalar, o dönemin koşulları ve ihtiyaçları göz önünde bulundurularak tasarlanırken Vivienne Westwood'un kreasyonları ise daha çok sosyolojik bir söylem niteliği taşıyordu. Sonuç olarak punk'ların günlük hayatta giyebilecekleri özel bir seçkiye ihtiyaçları yoktu.
Uzun süre etkisini gösteren punk akımının yüceltildiği dönemin ardından, moda dünyasında yukarı tırmanış teorisinin etkisi giderek azalmaya başladı. Ta ki Balenciaga ve Vetements'in kreatif direktörü Demna Gvasalia bu akımı daha geniş kitlelere yayıncaya kadar. Geçtiğimiz sezon Sonbahar & Kış koleksiyonlarında hakimiyeti ele geçiren bu alt kültür kostümleri, uzun yıllar etkisini göstereceğinin sinyallerini veriyor. Punk, rock, hiphop, rap ve r&b gibi alt kültüre sahip kişilerin karakteristik parçaları ve kombinasyonları, Gucci, Stella McCartney ve Alexander Wang gibi büyük trendsetterların gözdesi oluyor. Bu parçalar; basit, rahat, sokaklardan çıkıp gelmiş gibi bir izlenim veriyor.
Diğer bir moda teorisi olan trickle down'un tersi şekilde ilerleyen moda aktarımıdır. Bir markette veya alıveriş merkezlerinde alışveriş yapan insanların üzerlerinde çokça gördüğümüz bu parçalar; eşofman üstleri, yırtık jean pantolonlar, deri ceketler, şişme montlar ve postal botlardan oluşuyor. Bu kombinler, moda haftalarında sıkça sergilenen ihtişamlı, gösterişli ve sofistike yaratımların yerini almaya devam ediyor. Modayı daha ulaşılabilir hale getiren; duruşunu ve tavrını daha samimi gösteren bu silüetler yukarı tırmanış teorisini küllerinden yeniden doğuruyor.
0 yorum:
Yorum Gönder