Kumaşlar ipliklerin bir araya getirilmesiyle elde edilir. İplikler ise elyaf adı verilen doğal olarak bitkilerden ve hayvanlardan veya yapay olarak sentetik ham maddelerden elde edilir. Geçmişte sadece organik kökenli elyaflardan üretilen kumaşların ve elbiselerin kullanım ömürleri kısadır ve doğada çok çabuk çözünürler.
Dünya'da insanlığın başlangıcından beri kumaşlar ve elbiseler kullanılıyor ancak hassas ve dayanımı az olan kumaş ve tekstil ürünleri, diğer arkeolojik kalıntılara göre doğada hızla bozunuyor bu nedenle günümüze ulaşmaları zorlaşıyor. Bu nedenle müzelerde tarihi kumaş veya elbise bulmak oldukça zordur.
Ancak bozulmadan günümüze ulaşan tekstillerde bulmak mümkün. İşte bilenen en eski tekstil ürünlerini bu yazımızda sıraladık; keşifler sonucu bulunan en eski kıyafet ve aksesuarlar listesi:
Çatalhöyük kazılarında ortaya çıkarılan tarihi keten kumaş. |
Dünyanın en eski kumaşı (9000 yıllık)
Dünyanın en eski kumaşları ülkemizde bulundu. İki bölgede devam eden araştırmalar bilinen en eski kumaşlar olarak kayıtlara geçti. Konya'nın Çumra İlçesi sınırlarındaki dokuz bin yıllık neolitik yerleşim yeri Çatalhöyük'te yapılan kazı çalışmalarında, yanmış bir evin tabanında bebek iskeleti üzerinde, dünyanın ilk dokunmuş keten kumaş parçası bulundu. Çok ince dokunmuş olan bu keten parçasının, büyük ihtimalle Orta Anadolu'ya Doğu Akdeniz'den gelmiş olduğu düşünülüyor. Yangın, binanın zeminini ve platformlarını ısıtarak fırınlama etkisi yaratmış. Böylece zeminin altındaki gömüleri ve gömülerle birlikte yerleştirilen bir kumaş parçasını korumuş. Bu kumaş parçası kazı evindeki laboratuvarlarda incelenmiş ve kumaşın dokunmuş keten olduğu tespit edilmiştir. Bu dünyadaki ilk kumaş parçalarından biri olmakla birlikte aynı zamanda en iyi korunmuş örneklerden de biri olarak kayıtlara geçmiştir.
Türkiye'de bulunan en eski kumaşlardan bir diğeri de: 9000 yıl önce Dicle Nehri'nin kenarında bir köyde, dünyanın ilk çiftçileri olan aynı zamanda, sepet yapma teknolojilerini adapte ederek, şimdiye kadar üretilen en eski kumaş örneklerinden olan ham kumaşları dokumaya başladılar. Günümüzde Çayönü (Ergani-Diyarbakır) olarak bilinen bölgede kazı yapan arkeologlar, boynuzdan yapılan bir aletin sapının etrafına sarılan beyaz bir bez parçasını buldu. Yaklaşık 4x7 cm boyutlarındaki malzeme, boynuzda kalsiyum ile teması nedeniyle yarı fosilleştiğinden korunmuştur. Muhtemelen keten bitkisinin elyaflarından dokunan bir keten kumaş parçasıdır. Chicago (Şikago) Üniversitesi'den Çayönü kazılarının eş direktörü Dr Robert Braidwood, keşfedilen kumaşın radyokarbon testi ile M.Ö. 7000'de tarihlendiğini açıkladı. Bölgede daha önce aynı yaştaki tekstillerin kil ve çamur katmanları arasında ortaya çıkmasına rağmen, bu kumaş parçasının korunmuş en eski kumaşlardan biri belki de en eskisi olduğu tahmin ediliyor.
Bilinen en eski ayakkabı. |
Dünyanın en eski ayakkabısı (9000 yıllık)
Dünyanın en eski ayak koruma amaçlı kullanılan ayak giysisi yani ayakkabısı, 1938'de ABD'nin Oregon eyaleti Fort Rock Havzasında keşfedildi ve her iki ayakkabı çifti de bir arada idi. Fort Rock Sandalları adı verilen bu ilkel ayakkabı; düz bir taban ve ayak parmağı ile sarımsak kabuğundan yapılmıştı. Araştırmacılar, sandal üzerindeki bağcıkların ayak bileğinin etrafına sarılıp diğer tarafa bağlanacağını düşünüyorlar. Bu arada, dünyanın en eski deri ayakkabısı, 2010 yılında Güneydoğu Ermenistan'daki Areni-1 mağarasında keşfedildi. Yaklaşık 5.500 yaşında olduğu tahmin edilen ayakkabı, küçük bir sağ kadın ayağı boyutlarında kahverengi deri malzemeden üzerinde işlemeleri olan süslü bir ayakkabının bir kadına ait olduğu düşünülüyor. Araştırmacılar, ayakkabının, bitkisel yağla işleme tutulmuş tek parça deri ile kesildiğini ve onu giyen ayağına uyacak şekilde şekillendirildiğini ayrıca bulunduğunda içerisi çimle dolu olan ayakkabının - ya yalıtım malzemesi olarak, ya da giyilmediğinde ayakkabının şeklini korumak için bu malzeme ile doldurulduğunun düşünüyorlar.
Dünyanın ilk indigo boyalı kumaşı. |
Dünyanın en eski mavi indigo kumaşı (6200 yıllık)
Şimdiye kadar bulunan en eski indigo boyalı kumaş Peru'da ortaya çıktı ve bu keşif mavi renginin kumaşlar üzerindeki kullanımının en az 6.200 yıl önceye kadar uzandığını kanıtladı. Daha önceki keşiflerde ise en eski mavi boyalı kumaş örneği, yaklaşık 4400 yıl önce Mısır'da kullanıldığı ortaya konulmuştu. Tabletlerde ise en eski yazılı mavi renk boya referanslarıyla yapılan atıflarda yaklaşık 5.000 yıl öncesinde Mısır’da bu mavi renkli kumaşların kullanıldığı gösteriyor. George Washington Üniversitesinden arkeolog ve tekstil uzmanı olan bir araştırma ekibinin; 2007 yılında Peru'nun sahil kıyısındaki Trujillo kentinin kuzeyinde Huaca Priet bölgesinde yaptığı kazı çalışmaları sonucu bulunan kumaş parçaları, şu ana keşfedilen en eski mavi boyalı kumaş olarak kayıtlara geçti.
Avusturya'da bulunan dünyanın bilinen ilk sütyeni. |
Dünyanın en eski sütyeni (600 yıllık)
Listedeki diğerler tarihi tekstiller ile kıyaslandığında pratik olarak yepyeni olan dünyanın bilinen en eski sutyeni 2008 yılında, Avusturya’da Lengberg Kalesi’nin döşeme tahtaları altında keşfedildi. Zeminin kirişleri arasında 2700’den fazla farklı tekstil ürünleri arasında bulunan dört dantelli keten sütyen, türünün en eskisi olarak kayıtlara geçti. Sütyenlerin 1390 ile 1485 yılları arasında kullanıldığını ve 4 sütyenin birbiri ile aynı olmadığını belirten uzmanlar sütyenlerin ikisi omuz askısına sahipken diğerlerinin daha geniş ve kısa gömlek tarzında olduğunu belirtiliyor, bunun yanında bağlama delikleri sahip olan sütyenlerin bedenlerinin ayarlandığı düşünülüyor.
Bilinen en eski etek parçası. |
Dünyanın en eski eteği (6000 yıllık)
Ermenistan'da bulunan Areni-1 mağarası, arkeologlar için antik moda ve tekstil deposu haline geldi, yalnızca dünyanın kayıtlara geçen en eski eteğini değil aynı zamanda bilinen en eski deri ayakkabısı da burada bulundu. Etek, Güneydoğu Ermenistan'daki Areni-1 mağarasında keşfedildi; sadece bir parçası sağlam halde kalan etek parçasının saz kamışından dokunarak yapıldığını belirtildi. Sadece bir kısmı günümüze ulaşan eteğin; bir erkek mi ya da kadın mı tarafından giyildiğini bilinemeyeceğini açıklayan uzmanlar bunun yanında eteğin ilk yapıldığında neye benzediğinin de anlaşılmasının güç olduğunu belirtiyorlar. Areni-1 mağarasındaki araştırmacılar, etek ve ayakkabıların yanı sıra; etekle yaklaşık aynı zamandan beri var olduğu düşünülen, mumyalama benzeri bir yapıyla korunmuş bir keçi cesedi ile karşılaştılar. Bulunan keçi mumyasının; hesaplamalar doğru ise, Mısır'da bulunan mumyalanmış hayvanlardan yaklaşık bin yıl daha eski olduğu tahmin ediliyor.
Mısır'da bulunan en eski keten gömlek, çok iyi şekilde korunmuştur. |
Dünyanın en eski gömleği (5000 yıllık)
Genellikle dünyanın en eski korunmuş giysisi olarak tanımlanan Tarkhan elbisesi, Kahire'den yaklaşık 30 mil uzaklıktaki eski bir antik Mısır mezarlığında keşfedilmiştir. İlk Hanedan ya da Eski Krallık Döneminden itibaren, elbiseler (veya tunik) ketenden (kumaş yapımında kullanılan ilk lif türü) yapılmıştır. Tarkhan elbisesi de keten yapılmış ve sıkı biçimde katlanmış kolları ve bir boyunduruğu bulunmaktadır. Mezar odasının içine bilerek konulmuş olan elbisenin mezarın önemini gösterdiği düşünülüyor. Araştırmacılar, dirseklerde ve koltuk altı bölgelerinde farklı kırışma gösterdiği için giysinin gerçek hayatta da açıkça kullanıldığını belirtiyorlar. Başlangıçta 1913'te bulunan bulgunun önemi 1977 yılına kadar anlaşılamadı, bulunan elbise kazılan bir keten yığının parçasıydı. 60 yıldan fazla bir süredir temizlenmedi ve uygun şekilde incelenmediği için de değeri anlaşılamadı. Bugün Londra'daki Victoria ve Albert Müzesi'nde sergilenen kıyafet, güzelce ipek bir astar üzerine dikilip bir manken üzerine giydirilince günümüzde bile giyilebilecekmiş izlenimi veriyor.
Genellikle dünyanın en eski korunmuş giysisi olarak tanımlanan Tarkhan elbisesi, Kahire'den yaklaşık 30 mil uzaklıktaki eski bir antik Mısır mezarlığında keşfedilmiştir. İlk Hanedan ya da Eski Krallık Döneminden itibaren, elbiseler (veya tunik) ketenden (kumaş yapımında kullanılan ilk lif türü) yapılmıştır. Tarkhan elbisesi de keten yapılmış ve sıkı biçimde katlanmış kolları ve bir boyunduruğu bulunmaktadır. Mezar odasının içine bilerek konulmuş olan elbisenin mezarın önemini gösterdiği düşünülüyor. Araştırmacılar, dirseklerde ve koltuk altı bölgelerinde farklı kırışma gösterdiği için giysinin gerçek hayatta da açıkça kullanıldığını belirtiyorlar. Başlangıçta 1913'te bulunan bulgunun önemi 1977 yılına kadar anlaşılamadı, bulunan elbise kazılan bir keten yığının parçasıydı. 60 yıldan fazla bir süredir temizlenmedi ve uygun şekilde incelenmediği için de değeri anlaşılamadı. Bugün Londra'daki Victoria ve Albert Müzesi'nde sergilenen kıyafet, güzelce ipek bir astar üzerine dikilip bir manken üzerine giydirilince günümüzde bile giyilebilecekmiş izlenimi veriyor.
Dünyanın bilinen en eski pantolonu. |
Dünyanın en eski pantolonu (3000 yıllık)
Dünyanın en eski pantolonu 2014 yılında Çin'deki Yanghai mezarlarında bulundu ve gerçek hayattaki bariz kullanıma rağmen hala oldukça iyi durumda. Araştırmacılar, pantolonun, üç parça bezin - bacaklar ve kasık alanı için ayrı ayrı dokunduklarını - ki bunların da daha sonra eşleşen iplik kullanılarak dikilip pantolonun imal edildiğine inanıyorlar. Pantolon, aynı zamanda doğrudan kumaşa dokunan karmaşık geometrik desenlere sahiptir; bu da rahat görünümlü bir pantolon ortaya çıkarmak için yapılmıştır. Pantolonun daha hızlı yıpranan kasık kısmı ayrıca farklı tür kumaşla kumaşla güçlendirilmiştir. Araştırmacılar, pantolonların binicilik kabileleri arasında muhtemelen 4 bin yıl önce, atlara binerken koruma ve konfor için üretilip kullanıldığını belirtiyorlar. Yanghai mezarlarını çevreleyen bölgenin koşulları, yapısal olarak hassas olan tekstil ve kumaşların uygun şekilde korunmasına yardımcı olmuştur; mezarlarda bulunan diğer bulgular arasında renkli koyun derisi çizmeleri, tüylü şapkalar, saçaklı bir etek ve küçük bir sırt çantası bulunmaktadır.
Dünyanın en eski pantolonu 2014 yılında Çin'deki Yanghai mezarlarında bulundu ve gerçek hayattaki bariz kullanıma rağmen hala oldukça iyi durumda. Araştırmacılar, pantolonun, üç parça bezin - bacaklar ve kasık alanı için ayrı ayrı dokunduklarını - ki bunların da daha sonra eşleşen iplik kullanılarak dikilip pantolonun imal edildiğine inanıyorlar. Pantolon, aynı zamanda doğrudan kumaşa dokunan karmaşık geometrik desenlere sahiptir; bu da rahat görünümlü bir pantolon ortaya çıkarmak için yapılmıştır. Pantolonun daha hızlı yıpranan kasık kısmı ayrıca farklı tür kumaşla kumaşla güçlendirilmiştir. Araştırmacılar, pantolonların binicilik kabileleri arasında muhtemelen 4 bin yıl önce, atlara binerken koruma ve konfor için üretilip kullanıldığını belirtiyorlar. Yanghai mezarlarını çevreleyen bölgenin koşulları, yapısal olarak hassas olan tekstil ve kumaşların uygun şekilde korunmasına yardımcı olmuştur; mezarlarda bulunan diğer bulgular arasında renkli koyun derisi çizmeleri, tüylü şapkalar, saçaklı bir etek ve küçük bir sırt çantası bulunmaktadır.
Dünyanın bilinen en eski çantası, köpek dişleriyle süslenmiştir. |
Dünyanın en eski cüzdanı (4500 yıllık)
Ona orijinal adıyla houndstooth çantası diyelim. Arkeologlar 2012'de Almanya'nın Leipzig kentindeki tarihi mezarda dünyanın bilinen en eski cüzdanını buldular. Deri ve kumaştan yapılmış günümüz el çantası formunda olan cüzdan, onlarca hayvandan alınan yaklaşık yüz köpek dişiyle kaplanmıştı. Araştırmacılar, cüzdanın modern bir el çantasına benzediğini ve tüm dişlerin aynı yönde yerleştirildiğini söylüyorlar. Köpek dişlerinin ayrıca saç süslemelerinde ve kolyelerde de kullanıldığını belirten araştırmacılar, bu dişlerin; o zaman, o bölgede çok moda olduğu sonucuna varıyorlar. Kazı bölgesinden, taş aletler, kemikten yapılan düğmeler ve kehribar bir kolye de dahil olmak üzere Taş ve Bronz Çağı yerleşimlerine ait zengin eserler çıkarıldı. Araştırmacılar kazı bölgesinde ayrıca bir kadının yaklaşık bir kilo altın mücevher ile (M.Ö. 50'den itibaren) gömülü olduğunu keşfettiler.
Dünyanın ilk kazağı Kuzey Avrupa'nın soğuk iklimi için idealdir. |
Dünyanın en eski kazağı (1700 yıllık)
2013 yılında Norveçte bir buzulda, dünyanın en eski kazağı bulundu. Koyun yününden yapılmış yeşilimsi ve kahverengi renklerde; kadın için oldukça büyük olduğu için bir erkeğe ait olduğu düşünülen; o çağ için şık olan süveter, hem kesimi hem de boyutu ile insan bedenine tam olarak oturuyor. Kazağın, iki kez yamalanmış, iyi şekilde kullanılmış ve iyi bakım görmüş olduğu düşünülüyor. Bazı araştırmacılar, ikinci tamir zamanında kolların eklenmiş olduğunu kazağın orijinal halinin aslında kolsuz bir tunik olduğuna inanıyor. Ayrıca söz konusu buzulda çoğu hala tarihleme ve analiz aşamasında olan 50'den fazla tekstil ürünü keşfedildi. Araştırmacılar, küresel ısınmanın buzulları eritmesi nedeniyle; önümüzdeki yıllarda daha eski giysilerin ve aksesuarların ortaya çıkmasına neden olacağına inanıyor.
En eski çorap, uzmanlar görünüşü nedeniyle ona uzaylı çorap adını taktılar. |
Dünyanın en eski çorabı (1600 yıllık)
Bu listedeki tekstillerin çoğundan daha genç olan dünyanın en eski çorapları, MS 250 ila 420 yılları arasında kullanıldığı belirtiliyor. Bilinen en eski çoraplar 1800'lü yılların sonlarında orta Mısır'daki eski bir Yunan kolonisine ait olan mezarlıkta keşfedildi. Bazı gözlemciler tarafından uzaylı çorapları veya ıstakoz ayak parmakları olarak nitelendirilen örme yün çorapları parlak kırmızıdır ve araştırmacıların sandaletlerle giydirilmesine izin verdiklerine inanılan bölünmüş bir parmak özelliğine sahiptir. Bu özellik sandalet türü ayakkabının ayaktan çıkmasını da zorlaştırırdı. Tarihi örgü çorap, tek iğne örme yöntemi denilen modern örmeye göre çok daha yavaş bir teknik ile örülmüş nadir örneklerdendir. Bu teknikte örmeye, parmaklardan başlanırdı ve örme işlemi bilekte bitirilirdi.
20 yorum:
Kahire’nin 50 km güneyindeki modern ismi Tarkhan olan Antik kentte bulunan elbise üç parça dayanıklı el dokuması keten kumaştan yapılmıştır. Keten kumaşın doğal açık gri renkli çizgileri bulunuyordu ve elbisenin kolları ve üst kısmı da pililiydi. Elbisenin etek kısmı korunmadığı için kesin uzunluğunu bilmek mümkün değil, fakat boyutları bir genç kıza ya da ince bir kadına uygun olacağını gösteriyor. Şu anda bir gömlek gibi görünmesine rağmen, daha sonraki dönemlere tarihlenen yere kadar uzanan elbiseler, Tarkhan Elbisesi’nin de bir zamanlar çok daha uzun olduğunu akla getiriyor.
Elbisenin hangi bağlamda kulanıldığı hala bilinmese de, dirsek ve koltuk altlarındaki kırışıklıklar birinin elbiseyi hayatta iken giydiğini gösteriyor: yani sadece törensel bir elbise değildi.
Pilili kolları ve korsaj kısmıyla Tarkhan elbisesi kişiye özel olarak hazırlanmış en erken kıyafet örneği. Arkeologlar tarafından ortaya çıkarılan diğer eski kıyafetler ya kumaşla vücudun üstünü örterek dökümlü şekilde, ya da kumaşla vücudu sararak yapılıyordu. Fakat bu elbise vücuda uygun olarak ayarlanmış ve kesilmiş.
Elbisedeki bu ince ayrıntılar sadece uzmanlaşmış bir zanaatkar tarafından yapılabilmiş olduğunu düşündürüyor. Uzmanlaşmış bir zanaatkar zümresi ise ancak, 5000 yıl önceki Mısır toplumu gibi, zengin ver hiyerarşik bir toplumda; elbisenin de büyük ihtimalle zengin bir kişiye ait olduğu düşünülüyor.
dünyanın en eski kumaşı diye bir şey yok çünkü kumaş hemen bozulur en eski kumaş bulunamaz, bu nedenle yazının başlığı bilinen en eski kumaş diye değiştirilmeli
Çin'in batı kesimindeki arkeolojik kazı alanında yer alan mezarlarda dünyanın en eski pantolonu bulundu. 40 yaşlarında, savaşçıya olduğu düşünülen iki atlı göçebenin mezarlarında yapılan kazıda ikisinin de pantolon giydiği belirlendi. Karbon testiyle 3 bin yıllık olduğu saptanan pantolonların ikisinin de kahverengi renkte olduğu ve üç parçadan oluştuğu bildirildi. Paçaları yırtmaçlı olan pantolonun bel bölgesinde kişinin üzerine tam oturması için kemere benzer kayışlara uygun yerler bulunuyor. Uzmanlar, pantolonların üretildiği döneme bakılarak kesinlikle o dönem için tekstilde çığır açan bir ustalık işi olduğu görüşünde birleşiyor. Alman Arkeoloji Enstitüsü, yün kumaştan yapılan pantolonların at üzerinde yapılan uzun yolculuklarda insan vücudunu sürtünmenin etkilerinden korumak ve daha rahat hareket edebilmek için tasarlandığını tahmin ediyor.
Dünyadaki en erken dokuma buluntularından biri ölüdenizin kuzeyinde Çanak Çömleksiz Neolitik B Dönemine tarihlenen Nahal Hemar adlı bir mağarada bulunmuş bir keten kumaşıdır. Anadoluda ise, Çayönündeki Hücre Planlı Yapılar Evresinde en erken keten dokumalardan biri açığa çıkarılmıştır. Bu buluntu, geyik boynuzundan yapılmış bir orağın üzerinde korunmuş ve tarıma alınmış ketenden yapılmış iyi kalitede bir dokuma kalıntısıdır.
Dünyada yabani keten bitkisinden yapılmış ip kalıntıları Üst Paleolitik Çağa, yani günümüzden yaklaşık otuz bin yıl öncesine kadar gider. Söz konusu kalıntılar bükülmüş ip parçalarıdır ve Gürcistan’daki Dzudzuana adındaki bir mağarada bulunmuşlardır. Gürcistan’daki mağara kalıntılarını araştıran uzmanlar, bu iplerin iki katlı S-şeklinde bükülmüş görece karmaşık bir örüntüye ve çok değişik renklere sahip olduklarını yani boyandıklarını belirtirler ve görünüşe göre mağara sakinlerinin renkli tekstil ürünlerinin bilinen ilk örneklerini ürettiklerini belirtirler.
Ermenistan Türkiye sınırına yakın mağarada, çok iyi korunmuş, dünyanın en eski ayakabısı olarak kayıtlara geçen 37 numara mokasen ayakkabının 5 bin 500 yıllık olduğu düşünülüyor. İrlanda'daki Cork Üniversitesi'nden arkeologların dünyanın en eski ayakkabısı olduğu düşünülen keşfiyle ilgili arkeolojik kazı Amerikan bilimsel internet dergisi PLOS ONE'da (Public Library of Science) yayınlanmış. Tek bir parça deriden yapılan ve giyen kişinin ayağının formunu sararak alması için tasarlanan deri ayakkabı, içi kuru otla dolu vaziyette bulundu. Bilim insanları, makosenin içinin kuru otla ayağı sıcak tutması mı yoksa şeklinin korunması için mi doldurulduğunun bilinmediğini belirtmiş.
Kazıyı yapan arkeologlardan Ron Pinhasi, bu makosenin erkeğe mi yoksa kadına mı ait olduğunun bilinmediğini ifade etmiş. Avrupa ölçüsüne göre 37 numara olan bu ayakkabı bir erkeğe de ait olabilir, çünkü o dönemde erkeklerin ayakları bugünkünden daha küçüktü demiş.
Mavi boyalı kumaş, üretimi teknik olarak oldukça zor olan boyanın, çivitin bir boya olarak en eski kullanımını gösteriyor. Şimdiye kadar bilinen en eski çivit boyalı kumaş, Mısır’da bulunmuştu ve 4400 yıl öncesine tarihleniyordu. Peru’da bulunan ise bu tarihi yaklaşık 1800 yıl geriye çekiyor. Yani kot pantolonu bulan amerikalıların ataları da mavi renkli kumaşları kullanan ilk insanlardı.
bir yerde 1913 yılında amerikalı bayan Mary Phelps, günümüzde kullandığımız sütyene benzeyen dünyadaki ilk sütyeni yaptı diye okumuştum yukarıdaki fotoğrafa göre bu bilgi yanlış, demek ki avusturyalıların sütyeni daha eski ve tıpatıp günümüz sütyenleri ile aynı, amerikalılar yine yalancı çıktı
Sütyen kelimesi 20. yüzyılda kullanılmaya başlandı ve bu tarihteki ilk sütyenlere giyildikleri dönemde “göğüs çantası” (breast bag) adı veriliyordu.
en eski elbiseler ve en eski giyim eşyalarını bizlere sunan bu yazı için teşekkürler, bir çok sitede sizden kopyalanan içeriği gördüm. Siz yazıyorsunuz ancak hırsızlar yani internet hırsızları çalıyor ama taklitler aslını yaşatır bunu bilir bunu söylerim. Türkiyenin en iyi tekstil sitesi olarak burayı görüyorum. tekstil sevdiğim bir alan ve her yazınızı severek okuyorum ve yenisini heyecanla bekliyorum. en eski kıyafetler, en eski ayakkabı, en eski iç çamaşırı, en eski gömlek, en eski pantolon, en eski kadın çantası erkek çantası da olabilir, en eski kazak ve kışlık elbiseler: bence antik çağ elbiseleri onlar, bu en sevdiğim yazınız oldu benim için ufkum açıldı
ligili aramalar: eski çağ ve dönem kıyafetleri, Dünyadaki İlk Elbise, Eski türk kıyafetleri, eski Elbise Modelleri, Eski Ayakkabı, Eski Cüzdan, en eski aksesuarlar listesi, Eski Elbiseler, Eski Giyim Tarzı, Eski Giysiler, Eski Kıyafetleri Değerlendirme, Eski Pantalon, Eski Zamanların Elbiseleri, Eski geleneksel kıyafetler, Eski kottan neler yapılır eskileri değerlendirme, Eski kıyafetleri değerlendirme, Eskiden giyilen kıyafetler, Osmanlı kadın kıyafetleri, Tarihteki ilk Elbise, ilk Gece Kıyafetleri, ilk Kıyafetler, Antik yunan kadın kıyafetleri, Eski dönem kıyafetleri, Antik roma kıyafetleri, Milattan önce insanların elbiseleri, tarih öncesi kadın giysileri
eskiden erkekler ne giyerdi diye sormayın kürk giyiyorlardı günümüzde kadınlar tercih etse de, eskiden kürk unisex kullanılırdı.
eskiden giyilen kıyafetler nasıldır görmüş olduk ilk çağda modayı da tanıdık ve elbisenin tarihçesi ne zaman başlamış öğrendik. Geçmişten günümüze kıyafetler bayağı bi değişmiş ama geçmişte giyilmiş ve günümüzde giyilen kıyafetlerin mantığı hala aynı.
tarihi kumaşlara bakar mısınız ne kadar güzeller elbiseler doğada çabucak yok olan ve geleceğe bırakılması zor olan ürünlerdir bu nedenle müzelerde daha kalıcı tarihi eserleri görebilirken tarihi eser statüsündeki kıyafetleri bulmak imkansız neredeyse. yukardaki tarihi eserler hassas yapıları itibariyle ve korunmasının zor olması sebebiyle benim gözümde daha bir önemli daha bir değerli.
dünyada ilk kumaşı kim buldu sorusuna verilecek cevap ilk insanlar bulmuştur denilmelidir
Günümüzde bilinen en eski tekstil ürünü, 2013 yılı Çatalhöyük Kazılarında ortaya çıkarılan keten parçasıdır. Keşifler sonucu her an, yeni buluntular nedeniyle bu bilgi güncellenebilir.
Dokumanın meydana gelebilmesi için ilk gerekli malzeme ipliktir. İlk eğirmenin liflerin iki el arasında ovuşturularak yapıldığı, daha sonra da bu işin yarı yuvarlak taş ile diz üzerinde ovuşturularak yapıldığı tahmin edilmektedir. Bu şekilde üretilen ipliğin uzatılması için eklenmesi gerekiyordu ve güç bir yöntemdi, bunu aşmak için zamanla iğ’i keşfettikleri düşünülmektedir. Neolitik devirde insanlar yerleşik hayata geçip hayvanları evcilleştirdikleri için yünlü dokumalarda bu dönemde başlamıştır. Yünü eğirirken, önceleri iki el arasına bir miktar yün ovuşturularak uzatılıyor, bunun ucuna bağlanan bir taşın döndürülmesi ile de büküm veriliyordu. Daha sonraları taş yerine ağaç kullanmaya başladılar. Böylece ilk iğler meydana gelmiş oldu. İpliğe bükümün muntazam olarak verilmesi için bu ağaç iğler aşağıya doğru konik olarak tasarlanmıştı. Sonradan bunlara ağırşak denilen kilden bir ağırlık konulduğu anlaşılmaktadır. Neolitik dönem arkeolojik buluntularında kil, taş ve kemikten imal edilmiş çok sayıda ağırşağa rastlanmaktadır.
ilk giysi nasıl,ilk insan giysileri,dünyanın ilk kumaşı,ilk çorap,antik kumaşlar,dünyanın ilk elbisesi,eski kıyafetler,en eski elbiseler,en eski kumaş nerede bulundu,eski tekstil ürünleri,
fotoğraflarda dünyanın en ilginç çorabını gördüm, çorapta sağ sol teki karışmasın diye mi böyle üretmişler acaba o kadar derdimiz var birde çorabın sağını solunu düşünmeyelim üretimi de kolay olur demişler sanki :)
1913 - cü ildə Azərbaycanda 300 ton xam ipək, 22 min ton pambıq mahlıcı, 4 mln ton yun istehsal edilmişdir ki, buda ümumrusiya istehsalının müvafiq olaraq 79%, 10% və və 2 % - ni təşkil edirdi. Azərbaycanın böyük əmək ehtiyatlarına malik olmasına baxmayaraq, o iri xammal ixrac edən ölkə hesab edilirdi. Fabrik - zavod toxuculuğu, tikiş, trikotaj məmulatlarının, ayaqqabının sənaye istehsalı ucuz xammal bazasını itirməkdən qorxan rus fabrik sahibləri tərəfindən süni sürətdə ləngidilirdi. Azərbaycan çar Rusiyasının digər ucqar rayonları kimi, mərkəzdə emal olunan bütün növ xammalın göstəricisi rolunda güclə saxlanılırdı.
İkinci Dünya Müharibəsinə qədər olan illərdə bir neçə iri müəssisələr tikilmişdir: Gəncədə mahud fabriki, bir neçə pambıqtəmizləmə zavodları (Yevlax, Gəncə, Ucar, Salyan, Bərdə), Şəki və Xankəndində ipək kombinatları, Bakıda corab-trikotaj kombinatı, iki tikiş bir ayaqqabı fabriki tikilib istifadəyə verilmişdir. Müharibədən sonrakı illərdə bir neçə iri müəssisələr tikilmişdir: Mingəçevirdə toxuculuq kombinatı, Sumqayıtda xovlu iplik, üst trikotaj və tikiş fabrikləri, Gəncədə xalça kombinatı və tikiş fabriki, Bakıda ayaqqabı, tikiş, gön-qalanteriya fabrikləri, Ordubadda baramaaçan fabrik, Naxçıvanda alt trikotaj, tikiş və xalça fabrikləri, digər şəhərlərdə tikiş fabrikləri.
Yüngül sənaye ona bitki xammalı (pambıq, kətan), heyvandarlıq xammalı (yun, ipək, xəz-dəri) və süni və sintetik liftlər verən kimya sənayesi ilə sıx əlaqədardır. Süni lif oduncaqdan hazırlanmış kimyəvi liflərdən (viskoz, asetat və s.) sintetik lif-neft, qaz və kömürdən düzəldilmiş liflərə (kapron, lovsan və s.) deyilir. Yüngül sənaye bütün ölkələrdə inkişaf etmişdir. XX əsrin II yarısından başlayaraq - bol xammal və ucuz işçi qüvvəsinə malik IEOÖ–lərin bu sahədə payı IEÖ-lərə artmışdır. (Xüsusilə pambıq parça istehsalında)
ilk kumaşı kim icat etti diye ödev konusu vardı ilk kumaş ne zaman bulunmuştur dedi hoca ne biliyim ne zaman bulundu dedim..
Yorum Gönder